7.27.2013

Kirkovo’ya bağlı Podkova köyündeki Yedi Kızlar Camii

Doğu Rodoplar ilk bakışta aşık olunabilecek ve büyüleyici güzelliğiyle insanı mıhnatıs gibi kendine çeken bir yer! Bir kez onun bu yüzünü gören bir daha ve bir daha geri döner. Dağın dalgalı ve yumuşak kıvrımlarından dolayı bazı şairler onu dalgalı denize benzetiyor. Tarihçi ve arkeologlar için bu topraklar farklı medeniyetlerin beşiği olarak algılanıyor. Eskilerin yaşamı, binlerce yıl geriye dönmek ve atalarımızın izlerine rastlamak için zaman makinesi gerekmiyor. Kırcali’nin merkezinde bu toprakalrın en eski kenti bulundu- MÖ 6 bin yıl öncesine dayanan medeniyet bugün de insanı hayrete düşürüyor.Kırcali Bölgesel Tarih Müzesinde o asırlardan 20. yüzyılın başlarına kadar tüm objeler ve tarihi eserlerin izlerine rastlamak mümkün. 

Bugün de arkeologlar Perperikon adlı arkeolojik tesisleri incelemeye devam ediyor. Yerli halkın Cin Tepesi olarak adlandırdığı tepede yükselen eski tarihi şehir MÖ 5.-6. asırdan günümüze kadar tarihi dokusunu koruyor. Perperikon, Doğu Rodoplar’da Kırcali şehrine yakın 470 metre yükseklikte bulunan bir arekolojik komplekstir. Kayalar arasındaki kazılar, en eski megalit dönemi anıtlardan biri olarak kabul ediliyor. Perperikon’da, 2000 yılında başlayan kazı işleri, tarihi birkaç binyıl öncesine uzanan ve Roma döneminde ihtişamlı devir yaşayan, büyük bir taş şehrini ortaya çıkararak devam etmektedir.
Perperikon, yerli halk arasında Ruhlar Dağı olarak bilinen bir bölgenin tepesinde bulunuyor.
Perperikon birçok yanı ile mükemmeldir, zira beş-altı tarihi devri temsil ediyor ve her birinin kendine özgü anıtları mevcut burada. Bu yerde Diyonisyus’un tapınağının aranması gayet önemlidir. Birçok ünlü kişi bu topraklardan geçmiş ve şarap ile ateş ritüelini yapmıştır. Bu tarihi yerleşim alanda, ilk yaşam belirtileri MÖ.5000 yıl öncesine dayanır. Tunç devrinin sonlarına doğru tepe, yüzyıllar sürecek bir toplu yaşam alanına dönüşmüştür. 6. yy. da tepeye kiliseler ve bir de saray inşa edilmiştir. Günümüzde sarayın yalnızca kalıntıları söz konusudur. İlk tapınak Tanrı-Güneş için inşaa edilmiş.Perperikon’da, onlarca sunak, iki mezar ve ritüellerin gerçekleştirildiği yaklaış 150 oda mevcut. Yalnız bir-iki kişinin geçebileceği dar geçişli ve kayalık bir yamaca oyulduğu için tapınağa zor ulaşılıyor. 
Arkeoljik komplekste adeta her adımda ihtişamlı bir tarih karşımıza çıkıyor. Trak döneminden yapılar nispeten iyi korunmuş. Dionisiyos’a adanan üç katlı yapı dikkati çekiyor. Bu Seremoni Salonunda taş koltuklar ve merdivenler hala korunuyor. Kayaların yükseklerinde oyulmuş taştan tahtı da görmek mümkün.
Kadim Tatul kenti de Doğu Rodoplar programında unutulmaması gereken bir mekan. Bu kompleksin Mısır piramitlerinden bile daha eski olduğu tahmin ediliyor. Kompleks eski kaya tapınağı ve Pagan dönemlere ait yapılar ve Ortaçağ kalesinden ibaret.Bir bilimsel hipoteze göre, Rodopların mistik müzisyeni Orfe bu tapınağa gömülmüştür.

Megalit dönemine ait Tatul köyündeki bulgularla ilgili ayrıntılı bilgiyi turistik rehber Marina Kutelova’dan aldık.
Orfe’nin çok güzel bir heykeli bulundu. Ayakta olan müzisyen, sol eliyle lirine yaslanmış. 10 cm. uzunluğundaki figür, Roma döneminde döküm uzmanlığını sergiliyor. Aynı zamanda kil objeler ve birkaç Roma sikkesi ortaya çıktı. Bir metal paranın üstünde Orfe’nin resmi var, etrafı orman hayvanlarıyla dolu. Bir diğer sikkenin üzerinde ise Kraliçe Rodopa simgesi mevcut.
Ahşap camiinin yapımında bir tane bile çivi kullanılmadı.
Kirkovo’ya bağlı Podkova köyünde ülkede tek olan ahşap cami var.
Yedi Kızlar Camii ulusal öneme sahip kültürel anıt ilan edildi. 1438 yılında kurulmuş. Efsanelere göre sevgilileri savaşta ölen yedi kız tarafından yapıldığı rivayet edilir.Kızlar çeyizini satmış, dev ahşap tahtalar alır ve camiiyi bir gecede tek çizi kullanmadan inşaa eder. Bundan sonra kızlar ebediyen kaybolur.

Yedi kızın bir gecede yaptığı mabed
Cami cemaati.
15. yüzyılda yapıldığına dair Osmanlıca kitabesi bulunan Yedi Kızlar Camii’nin eskiden günümüze ulaşan bir de hikayesi bulunuyor. Kendini ibadete ve dine adayan 7 genç kız şimdilerde yok olan bir köyden gelerek buraya cami inşa etmek isterler. Bunun için kendi çeyizlerini satar ve dağlardan büyük ağaçlar getirirler. 15 metrenin üzerindeki bu kirişleri günümüzde bulmak bile zor. Camiyi bir gecede hiç çivi kullanmadan yaptıktan sonra ise kızlar aniden kaybolurlar ve kimse onların izlerini bulamaz.‘Yerel Önemi Olan Kültür Anıtı’ ilan edildi.
Ahşap camii bugün de ibadete açık.
Taş mantarlar.
Rodoplar’da en güzeli ise insanlarla kucaklaşmak, onların arasına girmektir.
Arda nehri, Studen kladenets barajı, kayalarda doğal oluşumlar- Taş düğün, Taş nmantar, Kaplumbağalar, Timsah gibi doğal kaya oluşumlar dikkat çekiyor.
Aynı zamanda yorgunlukla beraber, Rodoplu kadınların hünerli elelrinden bir sulu börek yiyip, soğuk ayran içmek Doğu Rodopların “ olmazsa olmazı”. 
Rumyana Tsvetkova / BNR

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa